Denizli Lige Önem Veriyor

0
391

02.11.2008
Kayserispor 1 : 0 Beşiktaş

Mustafa Denizli sahaya çıkardığı ilk onbirle kendisi için Kupadan çok Lig’in önemli olduğunu gösterdi. As futbolcularını Kayserispor maçına saklamıştı. Denizli’nin bu stratejisi oldukça riskliydi. Çünkü Lig’de şampiyon olma ya da üst sıralarda yer alıp Avrupa kupalarına katılma şansı çok sınırlı olan Anadolu takımlarının Kupa maçlarına konsantre olup Lig maçlarından daha çok asıldıkları bir gerçektir. Bu gerçeğe rağmen Mustafa Denizli’nin sahaya yedek ağırlıklı bir kadro ile çıkması büyük bir riskti.

İlk yarıda Beşiktaş topu rakip sahaya fazlaca taşıyamadı. Delgado’nun görevini üstlenen Serdar Özkan bu ağırlığı taşıyamadı. İlk yarıda Beşiktaş kötü futbol oynamasına rağmen gollük pozisyonlar da buldu. Ancak bu pozisyonları gol yapamadı. Futbolseverler çok kalitesiz ve heyecansız bir 45 dakika izlediler.

İkinci yarıda Denizli, Ali Tandoğan ve Uğur İnceman’ın yerine Cisse ve Tello’yu oyuna aldı. Bu ikilinin oyuna girmesi ile Beşiktaş canlandı ve daha çok gol pozisyonu üretir hâle geldi. Nitekim atılan üç golün ikisini bu ikili attı. Holosko’nun attığı golün kalitesi kaçırdıklarını unutturdu. Ekrem Dağ’ın oynadığı futbol gözüme hoş gözüktü. Oynadıkça ve kendine güveni arttıkça Beşiktaş’ta iyi işler yapacağa benziyor. Maçın en iyi oyuncusu ise İbrahim Toraman’dı.

Hakem Özgüç Türkalp kendini hiç geliştirmeyen ve Beşiktaş antipatisini her verdiği kararda hissettiren bir hakem. İlk ayrının 43. dakikasında Beşiktaş korner atışı kullanacak. Zapatochny ile Djiehoua arasında bir itiş kakış yaşanıyor. Özgüç Türkalp ikisini de uyarıyor. Korner atışı sırasında Djiehoua faul yapıyor. Özgüç Türkalp ise oyunu durdurup her ikisine de sarı kart gösteriyor. Sonra oyun aut atışı ile başlıyor. Ceza sahası içindeki hareketlerinden dolayı iki futbolcu da sarı kart görüyorsa birinden birinin faul yapmış olması lazım. Djiehoua’nın yaptığı penaltı, Zapatochny yaptığında ise faul atışı yapılması lazım. Ama oyun aut atışı ile başlıyor.

Özgüç Türkalp’in futbol bilgisi bence sınırlı. Ama daha da kötüsü, maçı yönetirken gönül verdiği renklerin etkisi ile düdüğünü çalıyor. Anelka’nın smacını görmezden gelmesi onun hakemliğini zaten bitirmişti. Ama İlahların kontenjanından hakemliğe devam ediyor.

Birkaç söz de seyirci için söylemek istiyorum; Çarşı grubu artık işi şova dökmeye başladı. Maçı izlemiyorlar. İzlemedikleri için de ne rakip ataklarında rakibi rahatsız edecek bir tezahürat ne de Beşiktaş atağa kalktığında destekleyici bir tezahürat yapıyorlar. Hakemleri baskı altına almaya yönelik bir tek ıslık bile çalınmıyor. Varsa yoksa yeni beste yapıp söylemek. Bu bestelerin bazıları gerçekten çok güzel, ama bu besteleri söyleyecek zamanı iyi belirlemek lazım. Maçın tümünde beste söyler, maçı yönlendirici tezahürat yapmazsanız sadece kendinizi eğlendirmiş olursunuz.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here