Beşiktaş 4 : 1 Manisaspor
19.03.2012
Dün Beşiktaş’ın 109. Doğum Günüydü. Geçici olarak Beşiktaş’ı yöneten ekip bunun farkında değildi ki maç öncesi ve sonrasında bu önemli günü kutlayacak hiçbir aktivite yapılmadı. Oysa maç öncesinde bir mini konser yapılsa, devre arasında bazı aktiveler olsa bu maç 7-8 bin kişiye değil dolu tribünlere oynanırdı. Ama mevcut yöneticilerimizin vizyonu bunu görecek kadar geniş değilmiş.
Tribünlerin dolmamasının nedeni Beşiktaş seyircisinin ilgisizliği ya da küskünlüğü değildi. Temel neden, artarda oynanan maçların bilet fiyatların yüksek olması ve seyircinin maça ayıracak bütçesinin tükenmiş olmasıdır. Atletico Madrid maçının bilet fiyatları da dikkate alınınca bu maça gelen seyirci sayısının ortalamanın altında kalması doğal karşılanmalı.
Beşiktaş uzun bir süre sonra ilk kez ideal defans bloğu ile sahaya çıktı. Hilbert ve İsmail’in beklerde oynaması hem defansa güven veriyor hem de Beşiktaş’ın hücum gücünü artırıyor. Kalede yine Cenk vardı. Atletico Madrid maçında Cenk’i protesto edenler bu kez çiçek vererek gönlünü almaya çalıştılar. Defansın ortasında ise Sivok-Egemen ikilisi vardı. Orta sahada Ernst, Fernandes, Veli, sol kanatta Simao, sağ kanatta Mustafa Pektemek ve ileri uçta Almeida görev yapıyordu. Takımının bu dizilişinde Mustafa Pektemek, maçın değişik bölümlerinde, Hilbert’in ileri çıkmalarından yararlanarak Almeida’ya yaklaşıp, ikinci bir santrafor gibi de oynadı.
Beşiktaş maça çok istekli başladı. Biraz şanslı olsa daha ilk on beş dakika içinde 3-0’lık üstünlüğü yakalayabilirdi. İlk net gol pozisyonunu 9.dakikada Mustafa Pektemek yarattı. Fernandes’in ara pasına hareketlenen Pektemek, kaleciden sıyrılıp boş kaleye yöneldi ancak topa vurmakta geç kalınca kaleci İlker Mustafa’nın pozisyonunu bozup golü engelledi. Bu pozisyonun bir dakika sonrasından İsmail soldan çizgiye kadar inip içeri ortaladı. Fernandes topun gelişine sert vurdu, İlker ayağıyla mutlak bir golü daha engelledi. Bu pozisyondan üç dakika sonra, Almeida’nın sağdan ortaladığı topa M. Pektemek kafayla vurdu ancak top, direkten geri geldi.
Beşiktaş’ın bu şansızlığı 18.dakikada son buldu. Kullanılan köşe vuruşunda Almeida ön direkte kafayla vurdu ve Beşiktaş’ı 1-0 öne geçirdi. Beşiktaş bu golle oldukça rahatladı ve rakip kaleye daha çok yüklenmeye başladı. Ancak Mustafa Pektemek şansızlığını bir türlü yenemedi. Yirmi üçüncü dakikada Sivok’un pasına M. Pektemek, sağ çaprazdan röveşatayla vurdu, kaleci İlker bir kez daha gole izin vermedi. Bu pozisyon gol olsa hem Mustafa stres atacak hem de seyirci estetik olarak güzel bir gol seyredecekti. Manisaspor ise kayda değer tek pozisyonunu yirmi beşinci dakikada Isaac ile yaşadı; soldan gelen ortaya Isaac vurdu, top üst direkten auta çıktı. İlk yarıda başka gol olmayınca Beşiktaş soyunma odasına 1-0 üstün gitti.
İkinci yarıya Manisaspor daha baskılı başladı. Orta sahada yaptığı baskı ile Beşiktaş’ı top kaybına zorladı. Ancak bu baskıyı uzun süreye yayamayınca son yarım saatte üstünlük yine Beşiktaş’a geçti. Bunda Carvalhal’in yaptığı değişikliklerin de etkisi vardı. Elli dördüncü, dakikada Mustafa Pektemek’in yerine Necip’i, elli dokuzuncu dakikada ise Almeida’nın yerine Quaresma’yı alarak hem Beşiktaş’ın orta sahadaki hem de hücumdaki gücünü artırdı. Güzel goller de bu değişikliklerden sonra geldi.
Quaresma oyuna girdikten 1 dakika sonra ilk golünü attı. Fernandes’le başlayan atakta Simao sağ taraftan içeri yerden ortaladı, Quaresma bekletmeden vurdu ve skoru 2-0 yaptı. Almeida golünü attıktan sonra yedek kulübesine koşup, Quaresma’yı öpmüştü. Bu kez Quaresma yedek kulübesine koşup, Almeida’yı öptü. Oysa bu gol sevincini Carvalhal ile paylaşsa, hafta içinde sunduğu özür daha gerçekçi ve anlamlı olurdu. Quaresma’nın bu güzel golü tribünlerde konuşulmaya devam ederken, Quaresma sağdan aldığı topla çizgiyi indi ve kaleye yöneldi. Herkes orta yapacağını düşünürken, kalecinin ileri çıktığını gören Quaresma sıfıra yakın bir açıdan mükemmel bir vuruşla Beşiktaş’ı 3-0 öne geçirdi.
Quaresma misyonunu tamamlamıştı. Şimdi sırada Fernandes vardı. Tabela doksanıncı dakikayı gösterirken (gerçek zaman 83.dakika idi) Ernst sol kanattan bindirme yapan Fernandes’e topu aktardı. İki kişi arasından güzel bir çalımla sıyrılan Fernandes, ceza sahası dışında üçüncü kişiyi de çalımlayarak, güzel bir vuruşla topu ağlara yolladı. Bu müthiş gol aynı zamanda haftanın en güzel golü ilan edildi. Uzatmaların son dakikalarında ise Manisasporlu Ferhat, ben de güzel gol atarım dedi ve topu doksana yollayarak maçı sonucunu ilan etti.
Beşiktaş farklı galipken bile bu hakemler zarar vermek için ellerinden geleni yapıyorlar. Barış Şimşek elektriklerin zayıflamasından dolayı maçı 8 dakika durdu. İkinci yarıda beş oyuncu değişikliği yapıldı. FIFA kurallarına göre her değişiklik için en az 30 saniye oyuna ilave edilir. Bu da iki buçuk dakika eder. Yani oyuna en az on buçuk dakika ilave edilmesi gerekirken Barış Şimşek yedi dakika ilave etmekle yetindi. Son uzatma dakikasında ise Veli’yi ikinci sarı karttan ihraç ederek çorbada benim de bu kadar tuzum olsun, dedi. Veli’nin yaptığı faullerin karşılığı sarı kart idiyse Akaminko en az 2 kere oyundan atılmalıydı. Sarı kart sonrası Akaminko’nun yaptığı el kol işaretlerini görmezden gelmesi ise onun nasıl bir hakem olduğunun göstergesiydi.
Yazımı bitirmeden bir sitem de, “Biz sevinmek için sevmedik” diye övünen Beşiktaş seyircisine yollamak istiyorum. Quaresma’nın golleri elbette olağanüstü güzeldi. Ama bu goller sonrasında Qauresma’ya “olağanüstü” sevgi gösterisinde bulunmak Beşiktaş seyircisine yakışmadı. Quaresma’nın attığı her golden sonra Carvalhal’e tezahürat yapmak Beşiktaş seyircisine daha çok yakışırdı. Biz bu yabancılara çuval dolusu paraları Beşiktaş’ı Avrupa’da tur atlatsınlar, derbi maçları alarak şampiyon yapsınlar diye veriyoruz. Quaresma ve Fernandes’in kazandırdığı bir Avrupa maçı ya da derbi var mı? Tam tersine Atletico Madrid’den ilk maçta yediğimiz gollere Quaresma’nın vurdumduymazlığı sebep olmadı mı? Fernandes ise FB ve GS derbilerinde oynamamak için özellikle kart görmedi mi? GS maçı öncesi Quaresma’nın gördüğü kart inandırıcı mıydı? Beşiktaş bu maçı onlarsız da alırdı. Şimdi bu oyuncuları, güzel goller attılar diye bağrımıza basmak, “Sevinmek için sevmedik” şiarıyla çelişmiyor mu?
19.03.2012
MAÇIN AYRINTILARI
Stat: Fiyapı İnönü Stadı
Hakemler: Barış Şimşek, Erdinç Sezertam, Mehmet Metin, Mustafa Öğretmenoğlu (4. Hakem)
Beşiktaş: Cenk, İsmail, Fernandes, Sivok, Veli, Almeida (Dk. 59 Quaresma), M. Pektemek (Dk. 54 Necip), Hilbert (Dk. 91 Ekrem), Simao, Ernst, Egemen
Yedekler: Umut, Quaresma, Aurelio, Ekrem, Necip, Burak, Edu
Manisaspor: İlker, Yiğit İncedemir, Hüseyin Tok, Nizamettin (Dk. 82 Nizamettin), De Souza, Isaac, Akaminko, Ahmet İlhan, Murat Erdoğan (Dk. 86 Vucicevic), Dixon, Ferhat
Yedekler: Volkan Babacan, Hikmet, Bülent, Harbuzi, Vucicevic, Mejolaro, Bekir
Teknik Direktör: Reha Kemal Erginer
Goller: Almeida (Dk. 18), Quaresma (Dk. 60-Dk. 65), Fernandes (Dk. 90) Ferhat (Dk. 90+7)
Sarı Kartlar: Kahe (Dk. 19), Veli (Dk. 35-90+6), Akaminko (Dk. 42), Ferhat (Dk. 76), Yiğit İncedemir (Dk. 90+5)
Kırmızı Kartlar: Veli (Dk. 90+7)
90+7. dakikada Ferhat sert bir şutla skoru 4-1 yaptı.
Diger Haberler Haberlere Abone Ol