19.03.2011
Beşiktaş 4 : 2 Kayserispor
Bu haftanın spor gündemini, süpriz bir şekilde istifa eden Schuster oluşturdu. Bir kaç hafta önce Schuster’in avukatı Türkiye’ye gelmiş ve Guiza için geldiği öne sürülmüştü. Ancak, Schuster’in bu hafta istifa etmesi ile birlikte, ani alınmış gibi gözüken bu kararın daha önceden alındığı anlaşıldı. Schuster ile Beşiktaş yönetiminin en az iki haftadır bu konuyu tartıştıklarını düşünüyorum.
Basında, Schuster’in, kontratındaki tazminat haklarını ve bu yılki ücretinin geri kalanını almayarak ayrıldığı yazıldı. Bu haberler ile Schuster’in itibarı korunmaya çalışılıyor. Ancak gözden kaçan en önemli nokta, Schuster’in istifa ederek gitmesidir. İstifa ederek ayrılan biri elbette geri kalan maaşlarını ve tazminatını alamaz. Şayet Schuster’i Beşiktaş yollasaydı, o zaman bu hakları alması mümkün olabilirdi. Ayrıca, Schuster’in almadığı söylenen rakamlar, Beşiktaş’a verdiği maddi zararın yanında devede kulak bile değildir.
Beşiktaş yönetiminin, Schuster’in yerine başka bir teknik direktör arayışına girmiş olacağını düşünüyorum. Ancak, bu haftalarda boşta olan bir teknik direktör bulmak mümkün değildir. Boşta olanlar, Schuster gibi sorunlu bir şekilde takımından ayrılanlardır. İyi teknik direktörlerin işsiz kalması söz konusu değildir. Beşiktaş yönetimi de, bu şartları değerlendirerek Tayfur Havutçu ile devam etme kararı almıştır.
Tayfur Havutçu çok uzun yıllar Beşiktaş fırması giymiş ve futbolu bıraktıktan sonra da teknik heyette kendine yer bulmuş bir hocadır. Yeterli tecrübeyi edinmiş olduğunu düşünüyorum. Lig sonuna kadar şayet başarılı sonuçlar alırsa, kendisine önümüzdeki sezonda da şans verilmesinde yarar olduğuna inanıyorum.
Maç öncesinde taraftarlar ve futbolcular birlikte Beşiktaş’ın 109. doğum gününü kutladılar. Bu mutlu olayı, Japonya’da yaşanan felakette ölen insanlar için yapılan saygı duruşu izledi. Bu saygı duruşu aynı zamanda, geçirdiği trafik kazası sonrasında yaşamını yitiren Denizlisporlu futbolcu Erhan Kaya’nın da anısınaydı.
Tayfur Hoca, sahaya sürdüğü kadro ile, Schuster’in başarısızlığının arkasında yatan nedenleri iyi bildiğini ortaya koymuştur. Modern futbolun en önemli şartlarından biri, orta sahayı kuvvetli ve teknik özellikli futbolculardan oluşturmaktır. Tayfur Hoca da Ernst ve Necip’i ilk onbire alarak bu kuralı iyi bildiğini göstermiştir. Ernst ve Necip gibi iki kuvvetli oyuncunun yanında Guti ve hemen önlerinde oynayan Quaresma ve Simao daha etkili bir futbol ortaya koymuşlardır.
Beşiktaş maçın iki devresinde iki farklı futbol ortaya koydu. İlk yarıda yenilen gol defanstaki hatalarının devam ettiği düşündürttü. İleri uçtaki oyuncuların isteksizliği ve Bobo’nun düşük bir performansla oynaması seyirciyi umutsuzluğa itti. Ancak ikinci yarıda bambaşka bir Beşiktaş sahadaydı. İlk yarıda fazla sorumluluk almayan Quaresma, Almeida’nın oyuna girmesi ile adeta coştu. Bir gol atıp, iki gol attırarak bu galibiyetin mimarı oldu. Quaresma’nın attığı gol fizik kurallarını alt üst etti. Bir topun bu kadar falso alıp, yön değiştirmesi nasıl olur anlaşılır gibi değil. Almeida da attığı bu gollerle şansızlığına son verip, yeniden hayat buldu diyebiliriz.
Maçın gollerini aşağıda yazdığmdan, detaya girmeyeceğim. Bunun yerine, hakem Halis Özkahya ve Şansal Büyüka hakkında bir kaç laf etmek istiyorum. Halis Özkahya da diğer meslektaşları gibi Beşiktaş’ı töközletmek için elinden geleni yaptı. Maçın 35. dakikasında Simao’nun, Önder tarafından ceza sahası içinde düşürülmesine devam dedi. LigTV’de Şansal Büyüka ve ‘büyük’ hakem Marcus Merck bu pozisyonu izleyerek penaltı olmadığına hükmettiler. Gerekçeleri ise Önder’in topa deymiş olmasıydı. Oysa Önder ne topa deymiş ne de topun yönünü değiştirmişti. Pozisyon yüzde yüz penaltı idi.
Buna karşın, Kayserispor’a verilen penaltıda ise Ernst topa değimiş, üstelik de topun yönünü de değiştirmişti. Bu pozisyona ise, ünlü yorumcularımız Şansal Büyüka ve ‘büyük’ hakem Merck penaltı yorumu yapmışlardı. Aynı maçta benzer iki pozisyona yapılan bu farklı yorumlar, hakemlerin ve basının Beşiktaş’a karşı nasıl önyargı içinde olduklarını göstermektedir. Kimse bana, ‘Ama Marcus Merck de böyle dedi’ demesin. Maalesef Merck’i de kendilerine benzettiler. Şansal Büyüka fırsatını bulmuşken Beşiktaş’a olan kinini kusmaya devam etti. Beşiktaş seyircisinin maç boyu küfür ettiğini iddia ederek Beşiktaş’ı Federasyon’a ispiyonladı. Bununla da yetinmeyip, yaptığı yorumlarla, maçın gözlemcisinin bu küfürleri raporuna koyması için baskı oluşturdu.
Şansal Büyüka’nın bütün amacı, Fenerbahçe’ye yar olmayan Türkiye Kupasını Beşiktaş’ın da alamaması. Zira Beşiktaş’a ceza gelirse, oynanacak ilk maç olan Gaziantep maçına gelecek. Ama Beşiktaş geçmişte olduğu gibi, yarın da bu tür Beşiktaş düşmanlarına rağmen bu kupayı alacaktır.
19.03.2011
MAÇIN AYRINTILARI
Stat: Fiyapı İnönü Stadı
Hakemler: Halis Özkahya, İsmail Şencan, Muhittin Gürses, Hakan Ceylan (4. Hakem)
Beşiktaş: Rüştü Reçber, Ekrem Dağ, Matteo Ferrari, İbrahim Toraman, İsmail Köybaşı, Fabian Ernst, Necip Uysal, Guti (Dk. 83 Fernandes), Simao, Quaresma, Bobo (Dk. 59 Almeida)
Yedekler: Cenk Gönen, Erhan Güven, Nihat Kahveci, Mehmet Aurelio, Mert Nobre, Fernandes, Almeida
Teknik Direktör: Tayfur Havutçu
Kayserispor: Souleymanou, Hasan Ali, Önder, Serdar, Savaş, (Dk. 62 Ömer) Ziani (Dk. 69 Furkan), Abdullah, Selim, Mehmet Eren, Zalayeta (Dk. Dk. 57 Kujoviç), Amrabat
Yedekler: Gökhan, Troisi, Ali Bilgin, Semih, Ömer, Furkan, Kujoviç
Teknik Direktör: Şota Arveladze
Sarı Kartlar: Ferrari (Dk. 23), Quaresma (Dk. 36), Ziani (Dk. 41), Fabian Ernst (Dk. 45), Savaş (Dk. 56), Amrabat (Dk. 69), Rüştü Reçber (Dk. 80), Necip Uysal (Dk. 83), Simao (Dk. 90)
Goller: 22. dakikada Zalayeta ceza sahası içinde topla buluştu. Zalayeta’nın dönerek yaptığı vuruş filelere gitti ve Kayserispor 1-0 öne geçti.
61. dakikada Quaresma’nın sağdan ortaladığı topu Almeida kafayla filelere gönderdi ve skor 1-1 oldu. Bu gol, 60. dakikada oyuna giren Almeida’nın topla ilk buluşmasıydı.
69. dakikada Simao’nun kullandığı serbest vuruşta Ernst ceza sahası içinde kafayla çok güzel vurdu ve Besiktaş’ı 2-1 öne geçiren golü attı.
76. dakikada Quaresma’nın mükemmel golüyle durum 3-1 oldu. Ceza sahası sol çaprazında topla buluşan Portekizli yıldız sağ ayağının dışıyla müthiş vurdu ve skoru 3-1 yaptı.
81. dakikada Selim’in kullandığı penaltıyla durum 3-2 oldu.
89. dakikada Necip’in uzun topunu alan Quaresma hızla ceza sahasına yaklaştı ve arkada boş bekleyen Almeida’ya gönderdi. Almeida tek vuruşla topu filelere göndererek skoru 4-2 yaptı.
