Yol Kazası

0
530

16.10.2010
Beşiktaş 2 : 3 Manisaspor 

Bu maçın analizini yapmadan önce Beşiktaş’ın sakatlarını hatırlatmak istiyorum; Guti, Quaresma, Sivok, Aurelio, Ekrem, Erhan Güven. Geçen sene sakatlanan Rıdvan’ı ise bu listeye almıyorum. Listenin başındaki altı isimden beşi Beşiktaş’ın ilk onbir oyuncusu. Bu durumda ne kaybedilen 3 puana ne de Schuster’e sitem edilebilir.

Beşiktaş’ın en büyük zaafı defansı. Defansın göbeğinde oynayan oyuncular yeterince hızlı değiller. Özellikle Zapatocny ve Ferrari hızlı forvetler karşısında çok yavaş kalıyor ve kolay hata yapıyorlar. İbrahim Toraman, bu ikiliden hangisi ile oynuyorsa, tüm eforunu onların yaptıkları hataları telafi etmeye harcıyor. Devre arasında Beşiktaş’ın mutlaka iyi bir stoper transfer etmesi gerekmektedir. Hazır söz defanstan açılmışken Ferrari için bir parantez açmak istiyorum; Dikkat ettim, Ferrari maç içinde ne zaman önemli bir hata yapsa hemen peşinden sakatlanıyor ve oyundan çıkıyor. Benim gözümde, doktor raporlarına rağmen, inandırıcılığı kalmadı. Umarım ben yanılıyorumdur.

Gelelim maçın analizine; Beşiktaş maça çok istekli ve baskılı başladı. Maçın daha başlangıcında gol pozisyonları yarattılar. Ancak bu pozisyonlar gole dönüşemedi. Bu dakikalar içinde, Beşikta rakibi bunaltmışken, ceza sahası içine yapılan bir ortayı Makakula eliyle kesti. Ancak hakem Barış Şimşek bu pozisyonu, topun ele çarpması olarak değerlendirdi ve oyunu devam ettirdi. Bu pozisyonda Barış Şimşek biraz cesaretli olup, penaltıyı verse oyunun sonucu kesinlikle değişik olurdu. Bu pozisyonun hemen arkasından Manisaspor’un golü geldi. Maçın 7. dakikasında orta sahada yapılan bir pas hatası Beşiktaş’a pahalıya mal oldu. Orta sahada topu kapan Simson sağ taraftan boşa kaçan Isaac’e topu attı ve Isaac bir anda  kaleci Hakan ile karşı karşıya kaldı ve golünü attı. Bu golde kaleci Hakan’ın yapabileceği çok bir şey yoktu.

Bu golden sonra toparlanan Beşiktaş, Manisapor’u kendi sahasına hapsetti. Maçın 14. dakikasında Necip rakip ceza sahasındaki boşluğa çok güzel bir pas attı. Top tam dışarı çıkmak üzereyken yetişen Nobre topu Bobo’ya kazandırdı. Bobo ise düzgün ve sert bir vuruşla beraberliği sağladı. Bu golden sonra Beşiktaş rakip yarı sahada baskısını artırdı. Özellikle sağ kanattan Hilbert ile ataklar yaptıysa da bir türlü golü bulamadı.İlk yarının son dakikalarında Tabata hakemi aldatmaya yönelik hareketinden dolayı sarı kart gördü. Bu saçma sarı kart daha sonra Beşiktaş’ın maçı 10 kişi tamamlamasına neden oldu. Beşiktaş forması giyen bir futbolcunun hakemi yanıltarak takımına avantaj sağlamaya çalışmasını kesinlikle hazmedemiyorum. Bu tür hareketler hem hakeme hem de rakibine saygısızlıktır. Rakibin emeğini çalmaktır. Beşiktaşlı futbolculara bu tür davranışlar yakışmaz. Tabata, bu sarı kartına rağmen, ikinci yarıda  yine saçma bir faul yaparak ikinci sarı kartı gördü ve oyundan atıldı. Hakem her iki sarı kartta da haklıydı.

Beşiktaş’ın yediği ikinci golde ise kaleci Hakan’ın hatası kadar baraj kurmakta görevli oyuncuların da hatası vardı. Manisaspor ceza sahasının çaprazında faul atışı kazanmış, Hakan iki kişilik baraj istiyor. Nobre arkadaşlarını baraja gitmeleri için uyarıyor. Ama giden olmuyor ve baraj tek kişi ile kuruluyor. Arka direğe yapılan ortaya Hakan çıkmıyor, bu arada topa iyi yükselen Dixon kafayla Manisaspor’un 2. golünü atıyor. Bu golde Hakan kadar tüm defans oyuncularının ve baraj için görevlendirilmiş oyuncuların ortak hatası var. Bu gol 52. dakikada geliyor, yani henüz bu skoru değiştirmek içi yeterli zaman var. Ama Tabata, rakip ceza sahası önünde atağa çıkmak isteyen Manissapor’lu oyuncuyu arkadan çekerek düşürüyor ve ikinci sarı kartı görüyor. Öyle gereksiz bir faul ki affedilir gibi değil. Maçın daha 54. dakikasında takımını 10 kişi bırakarak yenilginin zeminini hazırlıyor. Bu kadar çok sakatın olduğu bir ortamda Kayserispor maçında da oynamayarak verdiği zararı ikiye katlıyor. Bence, bu maçta kaçan 3 puanın baş sorumlusu Tabata’dır.

Skor 2-1 olduktan sonra Schuster biraz daha risk alarak, 62. dakikada oyundan formsuz olan Fink’i çıkartıp, Holosko’yu sahaya sürdü. Schuster’in bu hamlesine karşılık Hikmet Karaman da Makakula’yı çıkartıp Yiğit Gökoğlan’ı oyunu soktu. Tribündeki seyirciler bile bu değişikliğin ne anlama geldiğini anladı ama Beşiktaş kenar yönetimi maalesef anlayamadı. Burada Schuster’i suçlamak istemem. Zira rakibi izleyip analiz etmek onun değil, yardımcılarının görevi. Demek ki Schuster’i bilgilendirenler Manisspor’u yeterince izlememişler. Oysa Beşiktaş’ın rakipleri bir hafta boyunca Beşiktaş maç kasetlerini izliyor ve maçlarına geliyorlar.

Yiğit oyuna girdikten 7 dakika sonra, Zapatocny’nin arkasına atılan bir topla kaleci ile karşı karşıya kaldı ve Hakan’ın kapattığı köşeden golünü attı. Bu golden sonra bir kısım seyirci Hakan’ı protesto etmeye ve her topa dokunduğunda yuhalamaya başladılar. Bir an, geçmişte Runje’ye yapılan protestolar gözümün önüne geldi. Bu nasıl bir taraftarlıktır anlayamadım. Maç devam ederken kendi kalecini demorolize etmenin kime faydası olur? Elbette rakip takıma! Bunun ayırdına varamayan güruhun Beşiktaş maçlarına gelmeye de hakları olmadığını düşünüyorum. Allahtan kapalı tribündekiler olaya el koydu da bu saçmalık son buldu.

Beşiktaş seyircisi halen maçı nasıl yönlendirebileceğinin farkında değil. Güzel besteler yapmakla, tribün showları ile ne hakeme baskı yapabilir ne de takımınızı ateşleyebilirsiniz. Sadece kendinizi tatmin edersiniz. Oysa etkili seyircinin görevi, top rakipteyken ıslıklamak, top takımına geçtiğinde ise onu cesaretlendirecek tezahüratta bulunmaktır. Aksi takdirde, TRT çok sesli halk müziği korosu olursunuz. Nitekim son 5 dakikada verilen destek Beşiktaş’lı futbolcuların gol pozisyonu üretmesine katkı sağladı. Beşiktaş biraz şanslı olsa son 3 dakikada sadece beraberliği sağlamakla kalmaz, galibiyeti bile sağlayabilirdi. Holosko ve Nobre’nin son dakikada girdiği pozisyonlar çok rahat gol olabilirdi. Ama olmayınca olmuyor ve olmayınca da Hikmet Karaman gibi hocalar “Kahraman” oluyorlar!

 

Beşiktaş:2 Manisaspor:3
16.10.2010
MAÇIN AYRINTILARI

Stat: Fiyapı İnönü

Hakemler: Barış Şimşek, Mustafa Sönmez, Mehmet Metin, Hüseyin Sabancı (4. Hakem)

Beşiktaş: Hakan Arıkan, Hilbert, İbrahim Toraman (Dk. 76 Onur), Ferrari (Dk. 28 Zapotocny), İbrahim Üzülmez, Necip, Fink (Dk. 62 Holosko), Ernst, Tabata, Bobo, Nobre

Yedekler: Cenk Gönen, İsmail Köybaşı, Nihat, Holosko, Onur, Zapotocny, Yusuf

Teknik Direktör: Bernhard Schuster

Manisaspor: İlker, Eren, Kalabane (Dk. 23 Burak), Dixon, Ömer Aysan, Murat Erdoğan (Dk. 84 Momha), Yiğit İncedemir, Mehmet Güven, Simpson, Isaac Promise, Makukula (Dk. 62 Yiğit Gökoğlan)

Yedekler: Recep, Burak, Gökhan Emreciksin, Momha, Özgür, Kahe, Yiğit Gökoğlan

Teknik Direktör: Hikmet Karaman

Sarı Kartlar: Tabata (Dk. 45-54), Eren (Dk. 59-80), Yiğit İncedemir (Dk. 63), Bobo (Dk. 71), Necip (Dk. 75), Momha (Dk. 85), Ömer Aysan (Dk. 90)

Kırmızı Kartlar: Tabata (Dk. 54), Eren (Dk. 80)

Goller: 7. dakikada gelişen Manisaspor atağında topla buluşan Promise çaprazdan vurduğu topu filelere göndererek durumu 1-0 yaptı.

14. dakikada gelişen atakta Bobo’nun vuruşu filelere gitti ve skora denge geldi (1-1).

52. dakikada kullanılan serbest vuruşta uzak direğe gönderilen topa Dixon kafayla vurdu ve Manisaspor 2-1 öne geçti.

69. dakikada Murat Erdoğan’ın defansın arkasına gönderdiği topla ceza sahasına giren Yiğit Gökoğlan topu filelere göndererek farkı 2’ye yükseltti (3-1).

90. dakikada kullanılan serbest vuruşta Ernst kafayla vurdu ve farkı 1’e indirdi (3-2).


CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here