28.12.2005 tarihli yazımda, “Spora siyaset karışıyor mu ?” sorusunu sormuş ve Trabzonspor seçimleri örneğinden yola çıkarak, AKP’nin spora özellikle de futbola nasıl etki ettiğini anlatmıştım. Bir hafta sonra da, eski başkan Atay Aktuğ yaptığı basın toplantısında spora siyasetin ne denli karıştığını çok net bir şekilde anlatmıştı.
04.01.2006 tarihli yazımda, önümüzdeki günlerde siyasilerin futbola daha da fazla müdahale edeceğini yazmış ve, “Bunun en güzel örneğini TFF seçimlerinde hep birlikte göreceğiz. Adayların iktidarla pazarlığı başladı bile” demiştim. İktidarla Başkan adaylarının pazarlıklarını hep birlikte, ibretle izledik. Sonunda iktidara rağmen adaylığını koyan Haluk Ulusoy kazandı.
Haluk Ulusoy’u çok zor bir dönem bekliyor. Çünkü salt çoğunluğu sağlamasına rağmen, aldığı oylara yakın bir sayıda muhalifi var. Ulusoy 109 oy almasına karşın Bermek de 102 oy aldı. Bu demektir ki Bermek ve ekibi Ulusoy’un devamlı ensesinde olacak ve açığını kollayacaklar.
Öte yandan Ulusoy’un çok fazla diyet borcu var. İktidara geldiğinin daha ikinci günü Kürşat’ın Ankara B.B Spor’a transferine izin çıkartarak diyet borçlarını ödemeye başladı. Seçilmesinin üstünden daha üç gün geçmeden Siirt Spor kendisine vaad edilen otobüsü istedi. Kim bilir daha kimlere ne sözler verildi?
BAKAN ŞAHİN’İN İLKESİZLİĞİ
Bakan Mehmet Ali Şahin, seçim öncesi alenen Ulusoy’u hedef alan söylemlerde bulundu. Ulusoy’un devam eden davalarını öne sürerek, kazanması halinde Genel Kurula gideceğini söyledi. İlk bakışta “ilkeli” gibi görünen bu tavır daha sonra Kanaltürk’ün Ayhan Bermek’in de sürmekte olan davalarını ortaya çıkarması ile yerle bir oldu. Çünkü, Bakan ve AKP iktidarı aynı tavrı Bermek için gösteremediler.
Beşiktaş açısından baktığımızda önümüzdeki dönemin, eskisinden daha iyi olmayacağını söyleyebilirim. Beşiktaş’ın 101. yılda gasp edilen şampiyonluğunun baş mimarı Ulusoy’du. Başkan Yıldırım Demirören, sırf akrabalık bağlarından dolayı Ulusoy’u destekledi. Buna karşın Murat Aksu da babasından dolayı Bermek’i destekledi. Federasyon seçimlerinde kendi aralarında hemfikir olamayan Beşiktaş yönetiminin bu yeni federasyonda Beşiktaş’ın haklarını nasıl savunacağını çok merak ediyorum.
Özetle Ulusoy yönetimi, ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranabilecek. Her icraatları tartışılacak. Özellikle de geçmişte birlikte olduğu ama bu seçimde harcadığı eski arkadaşlarınca hırpalanacak. Olan, zaten her geçen gün gerileyen Türk futboluna olacak.