AGB’de Yaşanan Şanssızlık

0
388

16 Mart 2006 tarihinde basında ve bazı internet sitelerinde “Reytingde Skandal” başlığı altında AGB panelinden bazı hanelerin deşifre edildiği ve biryapımcı şirket tarafından denek ailelere para verilerek kendi programlarını izlettikleri iddia edildi. Bu iddia maalesef  kısmen doğru idi.

AGB yetkilileri ve denetçileri  Şubat ayında ortaya atılan bu iddiaları incelemiş ve Malatya, Elazığ ve Ergani’de bazı denek ailelerde söz konusu durumun gerçekleştiğini saptamışlar. Bunun üzerine AGB yetkilileri, derhal harekete geçerek şüpheli bölgelerdeki tüm aileleri iki hafta gibi kısa bir sürede yenilemiş ve panelin normal düzeninde çalışmasını sağlamışlar. Yapımcı şirket tarafından temas sağlanan aile sayısı yaklaşık 30 civarındayken, AGB yetkilileri tedbir amacıyla söz konusu bölgedeki 60 aileyi değiştirmişler.

BU NE İLK NE DE SON

Bu haberi okurken bir an 1990 yılında yaşadığım olaylar gözümün önüne geldi. Bir çok okurum hatırlayacaktır; AGB’nin Türkiye’deki kurucusu benim. AGB’yi kurduğum 1989 yılında Türkiye’de yalnızca TRT yayın yapmakta idi. 1990 yılı başında önce Star TV (InterStar) yayına girdi. Kısa bir süre sonra, bu televizyonu Show TV ve diğerleri takip etmişti. Show TV yayına girene kadar  AGB’nin en büyük destekçisi Star TV idi. Ama Show TV’nin yayına girmesinden sonra ratinglerinde düşme yaşayan Star TV aniden AGB’yi suçlamaya başlamış ve ratinglerin Show TV tarafından manipüle edildiğini iddia etmeye başlamıştı.

O yıllarda, peoplemeter taktığımız her evin adresini PTT Genel Müdürlüğüne vermek zorundaydık. Star TV yönetiminin o yıllarda PTT yöneticileri ile çok yakın ilişkileri vardı. Bu ilişkiler sayesinde ABG panel ailelerinin adresleri bir anda Star TV’nin eline geçiverdi. Derhal harekete geçen Cem Uzan ve yönetici kadrosu AGB’yi karalamak için çok yoğun bir kampanya başlattılar.

Bu kriz benim ve o dönemki tüm personelimin sinirlerini alt üst etmişti. Durumu o dönemin AGB genel merkezine ilettiğimizde, bize sakin olmamız söylenmiş ve daha önce de benzer krizlerin yaşandığı Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin aldığı tedbirleri içeren bir dosya yollanmıştı. Başka ülkelerde de benzer sabotajcıların varlığı biraz olsun bizleri rahatlatmıştı. Bir ay gibi çok kısa bir süre içinde tüm paneli yenilemek zorunda kalmıştık.

Sektör bu olay karşısında AGB’ye çok ciddi destek vermişti. InterStar yöneticileri sektör tarafından sert bir şekilde uyarılmış ve AGB verilerini kullanılmaya devam edeceklerini tüm kamuoyuna duyurmuşlardı.

Her kötü olay beraberinde bazı iyilikleri de getirir. Bu olayın sağladığı fayda ise TIAK’ın kurulması ve sektöre bir düzen getirmesiydi.

GELECEĞE YÖNELİK TEDBİRLER NELER OLMALI?

Bu son olaydan çıkartılacak ders, panel dağılımın tüm kamuoyuna açıklanmamasıdır. Panel dağılımına baktığımızda Ergani gibi pek çok küçük ilçe de panelde yer almaktadır. Bu küçük ilçelerde nüfüsün büyük bir kısmı birbirini tanır. AGB gibi basında çok fazla yer alan bir kuruluşun denek olarak seçtiği aile, bu bilgiyi pek çok tanıdığı ile paylaşır. Bunda hiç bir art niyet yoktur. Küçük dünyalarında yaşadıkları bir değişikliği sohbet konusu yapmanın ötesinde bir şey değildir. Bu tür ilçelerin merkez kahvelerine gitseniz ve konuyu araştırsanız, AGB denek ailelerininde bir kaç tanesine ulaşmanız mümkündür.

Bu durumda, panel dağılımını kamuoyuna ilan etmek pek doğru bir tavır olarak gözükmüyor. Bu bilgi, AGB ve TIAK yönetimi arasında bir sır olarak saklanmalıdır. TIAK üyeleri, kendi şeçtikleri yönetime güvenmek zorundadırlar. Aksi takdirde, art niyetli insanların mevcut düzeni bozabilme ihtimalleri her zaman var olacaktır.

Diğer yandan, bu olaya sebebiyet verenler çok ciddi bir şekilde cezalandırılmalıdır. Her ne kadar panel aileleri bu işi yapan firmanın ve kendilerini ziyaret eden kişilerin isimlerini vermiş olsalar da, mevcut yasaların bu fiili yeterince cezanlandırması beklenemez.  Bu fiil, sektör tarafından cezalandırılmalıdır. Çünkü asıl zarar gören reklam ve medya sektörünün kendisidir. Sektör, tüm TV reklam dağılımını bu verilere göre yaptığından, aslında onların paraları çalınmaya çalışılmıştır.

TV kanalları üzerlerine düşeni yaparak bu yapımcı firmanın işine son vermişlerdir.

Reklamverenlere düşen görev ise, başta bu firma olmak üzere benzeri davranışlarda bulanmaya teşebbüs edecek firmaların programlarına reklam vermeyeceklerini açık bir dille belirtmektir. Aksi takdirde bu yola sapmaya çalışacak daha pek çok uyanık çıkacaktır.

AGB yönetimine ve çalışanlarına geçmiş olsun diyor, bu konuda son derece tutarlı ve sakin bir tutum gösteren TIAK yönetimini kutluyorum.


CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here