Bileşim Medya geçtiğimiz yıl Yorum Ajans’la birlikte TV Reklamlarındaki yeni trendleri inceleyerek bir ilke imza atmıştı. Bu trendler “2003 Bileşim Medya Yıllığı”nda yayınlanarak reklam sektörünün kullanımına sunulmuştu. Bu sene de aynı çalışma hummalı bir şekilde yürütülmekte. Elde edilen veriler Bileşim Medya’nın 2004 yıllığında yayınlanacak. Ben bu trendlerden öne çıkan bazılarını şimdiden sizlerle paylaşmak istedim.
A -ESAJLI MÜZİK YA DA MÜZİKLİ MESAJ
Türk reklamcılığının vazgeçilmez trendlerinden müzik 2004’e de imzasını attı. Son iki yıla imzasını atan jingle lar arasında “ Terlikleriyle Polaris” tebrikleri de topladı.
Akbank standartlara meydan okudu ama susturdular. HSBC, mesajlarını “Hayalimdeki Advantage “ jingle ile vermeyi uygun gördü. Anadolu Hayat Emekliliğin şarkısının MFÖ’nün “Ele güne karşı yapayalnız” şarkısından bile daha çok sevildiği ortaya çıktı.
Bu sene öne çıkan müzikle mesaj veren reklamlar arasında Hülya Avşar’ın oynadığı Türk Petrol reklamı, Burhan Öcal’ın ritmi eşliğinde Eti Form reklamı, Sütaş Meyveli, Sütaş Muuusiki Cemiyeti ve Duru Sabun reklamlarını sayabiliriz.
B- YEREL GURUR
Türk reklam yaratıcıları ilhamı yıllarca Batı’dan aldıktan sonra artık kendi topraklarından da alabileceklerini kavradılar. Artık güncel ve yenilikçi bir marka olabilmek için uluslararası olmaya ya da görünmeye ihtiyaç yok. Geleneksel değerlerin “remix” hali reklamın geldiği son trend.
2003 yılında izlediğimiz Sütaş’ın müzikleri, Cola Turka’nın konumlandırılması, Lays’in kahramanları bu kategorinin en iyi örnekleriydiler. Hepsi, Anadolu’nun zengin kültürünün öğe ve değerlerinin uygun ironi dozu ile yorumlanışını göstermekteydi. 2004 yılında yerel gururu ana mesaj olarak kullanan reklamların başında Ülker Hanımeller, Milliyet, Atasay kuyumculuk ve Özdilek Havlu gelmektedir.
C- MARKA DİLİ
Gençler kendi aralarında yepyeni bir dil oluştururken Reklamcılar da kendi marka dillerini yaratıyorlar. Gençlerin oluşturduğu dili benim kuşağım anlamakta zorlanıyor ; “İnaaanmıyorum” , ”Oha falan oldum”,” ”deeermişim” deyip dememek gibi yeni bir jargon türetildi.
Reklamcılar da benzer bir marka dili oluşturarak,bu dilin markanın kimliğinin vazgeçilmez bir öğesi haline getirdiler. Hemen size bir kaç ip ucu vereyim ; “Vadaaaaa” , ”Aooomm” , ”Shubuo” , ”Yıkılıyoooo”. Bu ip uçları bile Yapı Kredi’nin sevimli yaratıklarını, Türkcell’in Celo’sunu, Tofita’nın Ayça’sını hatırlamanıza yetmiştir. Bu arada Lays’in “yiyin gari” si de yeni bir marka dili olmaya aday gözüküyor.
D- AYRI DÜNYALAR
Kim demiş Türk’ün Türkten başka dostu yoktur diye! Globalleşen Dünya ‘da artık yabancı hayranlığımız, yabancı akranlığına dönüşüyor. Tabii bu yeni anlayış ve bakış reklamlara da yansıyor. Örnek mi?
İşte Ağa’nın seyisi; Gönlünü bir İtalya ‘na kaptırınca alışverişte seyran oldu. Aynı firmanın yabancılarla ilişkisi bununla da sınırlı kalmadı. Gitti Brezilya ‘da futbolcu transfer etti. (Bonus Card)
Bir Hayat sigortası reklamındaki gencimiz “Çinlilerden nefret ediyorum” deyince, havuz başında, Çinlinin bir karate numarası ile kendini havuzda buldu. Bu reklam Çinlilerle aramızı bozunca MFÖ’den Mazhar ve Fuat ayaklarına kadar giderek bu kırgınlığa son verdiler. (Anadolu Hayat)
Bu arada Musa ile Sarah ‘ın aşkını aratmayan Çay reklamlarını da unutmayalım. Laz eniştemiz, İngiliz yengeye çay beğendirmek için kahvehane kahvehane dolaşmadı mı? (Doğuş Çay) Chevy Chase’i Amerika’nın göbeğinde Türkleştiren, Kovboy’a İstanbul’da oruç tutturan, hamam sefası yaptıran Cola reklamını da unutmamak gerekir. (Cola Turca)
Bu gruba girebilecek o kadar çok reklam var ki, biz sadece çarpıcı örnek olabilecekleri aldık. Bu yıl ise bu kategoriye Colin’s reklamlarını, özellikle de “This is Turkish you know” mesajlı reklamını ve Twiggy’nin Latin Amerika’da çektiği reklamları ekleyebiliriz.
Bu sayfaya sığdıramadığımız o kadar çok yeni trend var ki, bunları da önümüzdeki sayıda sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.
