25 Haziran 2005 tarihli Hürriyet gazetesindeki, “Sansürü halkın tepkisi kaldırdı” başlıklı yazı dikkatimi çekti. Haberin özeti şöyle; Bolu’da bir iç giyim mağazası reklam panosu yaptırıyor. Panoda, pijama, gecelik ve iç çamaşırı giymiş mankenlerin resimleri yer alıyor. Bolu da yaşayan iki muhafazakar avukat bu görüntüleri “ahlaka mugayir” bularak mağaza yöneticilerine, konu hakkında şikayetçi olacaklarını bildiriyorlar. Mağaza yöneticileri de avukatların bu kararlı tavırlarından korkup, panodaki iç çamaşırlı mankenin görüntüsünü çarşafla kapatıyorlar. Yani bir nev’i “oto-sansür” uyguluyorlar. Daha sonra ise mağaza sahiplerinin bu korkaklığına halktan tepki geliyor ve panodaki çarşaf kaldırılıyor.
Bu “oto-sansür” olayı bana hemen havaalanlarındaki mayo reklamlarının kaldırılması olayını hatırlattı. O olayda hac mevsimi ve hacı adaylarının hassasiyeti bahane olarak gösterilmişti. Ama hac mevsimi geçmesine rağmen bir daha havaalanlarında benzer reklamlara rastlamadık. O dönemde hepimiz “işgüzar” bürokratları ve siyasileri suçlamıştık. Ama yukarıdaki olaya baktığımızda, aynı sansürcü anlayışın sadece bürokratlarda olmadığını, sivillerde de olduğunu görüyoruz. Demek ki bu bir yaşam tarzı ve zihniyet meselesi.
Muhafazakarların, sinema, TV ve reklam gibi iletişim araçlarında erotizmin kullanılmasına karşı çıkmalarını anlayışla karşılıyorum. Ama sorun gelip erotizmin tarifinde kilitleniyor. Dünyada henüz net bir erotizm tanımı yapılabilmiş değil. Bana göre erotik olan bir görüntü, bir başkasına göre olmayabilir. Peki, bir görüntünün erotik olup olmadığına nasıl karar vereceğiz? Bu soru dünyanın her yerinde soruluyor.
Geçtiğimiz hafta Amerikan reklam sektörünün gündeminde de bu sorun birinci sırada yer almaktaydı. Plugg adlı bir blue jean markası aşağıda yer alan bir reklam hazırlattı. Ancak bu reklam,Elle Girl , Teen People ve Cosmo Girl gibi dergiler tarafından fazla erotik bulunarak yayınlanmadı. Aynı tepkiyi Times Square’deki billboardların sahipleride gösterdiler ve reklamı Times Square’e astırmadılar.
Oysa aynı günlerde, CKE Restaurantlarının Paris Hilton’u oynattığı TV reklamları tüm ulusal kanallarda prime time da yayınlanmaktaydı. Reklam dünyasının uzmanları şimdi ikiye ayrılmış durumda. Bir kısmı Plugg reklamını bir kısmı ise Paris Hilton’un rol aldığı CKE Restaurant reklamını erotik buluyor. Her iki reklam da aşağıda: Sizce hangisi daha erotik?