İki Puan Kaybını Hak Etmedi.

0
645

İKİ PUAN KAYBINI HAK ETMEDİ. Beşiktaş 2 – Eskişehirspor 2

Açık futbol oynayan, katı defans yapmayan bu iki takımın maçı, haftanın maçı olmaya adaydı. Seyir zevki yüksek olacağı belli olan bu maçı Cuma gecesine koymak, seyirciyi bu güzellikten mahrum etmek anlamına gelir. FB ve GS’nin hafta içinde Avrupa Kupalarında maç yapmış olmaları mazeret olamaz. Geçen yıl Beşiktaş’ı, üç cephede mücadele derken iki gün arayla futbol oynatan zihniyetin maskesi düşmeye başladı. Beşiktaş tüm bu düşmanlıklara rağmen zirveye oynuyor. Bu da başarısız bir başkanlık dönemi geçirmiş olan sayın Demirören’i tedirgin ediyor. Aklıma mantıklı başka bir açıklama da gelmiyor.

Samet Hoca elinde hazır olan oyunculardan en iyi kadroyu sahaya sürmeye çalışıyor. Bu maçta sahaya sürdüğü onbirde; kalede McGregor, sağ bekte Hilbert, sol bekte Uğur Boral, defansın ortasında Toraman- Sivok ikilisi, ön liberoda Necip, onun hemen önünde Oğuzhan, Veli, sol kanatta Olcay, sağ kanatta Holosko ve ileri uçta Almeida görev yapıyordı.

 

Beşiktaş’ın maçın ilk dakikalarındaki hırslı ve istekli oyunu tribündeki seyircileri galibiyet için umutlandırdı. Her maç daha fazla dolmaya başlayan kapalı tribünle birlikte tüm stadyum bir anda coşmuştu. Daha ilk atağında Almeida ile gole çok yaklaştılar. Sol çaprazdan ceza sahasına giren Almeida’nın şutu kalecide kaldı. Bu pozisyondan birkaç dakika sonra sağdan ceza sahasına giren Necip çizgiye inip ortaladı. Rakip defans oyuncularından seken top arka direkte bulunan Holosko’nun önünde kaldı. Holosko, altı pasa hareketlenen Olcay’a çok şık bir pas attı ama Olcay topu boş kaleye yollayamayarak Beşiktaş’ı bir golden etti.

Kaçan bu pozisyondan 2 dakika sonra, İbrahim Toraman kendi yarı sahasından topu uzak uçtaki Almeida’ya yolladı. Almeida’nın göğsünden seken topa Holosko hamle yaptı. Diego ve Servet gibi iki uzun oyuncu arasından topu düzgün bir vuruşla kaleye yollayarak Beşiktaş’ı    1-0 öne geçirdi. Holosko’nun topu alışı ve iki oyuncuyu devre dışı bırakışı çok ustacaydı. Holosko her geçen gün kendini ve oyununu geliştiriyor. Geçen sezon çok fazla katkı sağlamayan Holosko bu sezonun en iyileri arasında yer alıyor. Ofansif özellikleri ağır basmasına rağmen defansa yaptığı katkı ile Hilbert’i çok rahatlıyor. Alkışı da fazlasıyla hak ediyor.

Bu golden sonra Beşiktaş ikinci golü bulabilmek için ataklarını sıklaştırdı. Yirminci dakikada savunma görevi yapan Holosko kendi sahasında kaptığı topu, iki kişiyi oyundan düşürerek, ileri çıkan Hilbert ile buluşturdu. Hilbert, Almeida ile ver kaça girerek hızla ceza sahasına yöneldi. Bu arada Oğuzhan ve Olcay da atağa çıkarak rakibi 4’e 3 yakaladılar. Hilbert, sol tarafında çok müsait pozisyonda bulunan arkadaşlarına pas atmak yerine tercihini kaleye şut atmaktan yana kullanınca Beşiktaş’ı bir golden etmiş oldu. Kaçırdığı bu golden dolayı yazmıyorum; Hilbert’teki düşüş devam ediyor. Defansın güvencelerinden olan ‘Alman Panzeri’nin bir an önce toparlanması şart.

Kaçan bu golden sonra Beşiktaş ısrarla oyunu rakip alana yıkıp, ikinci golü aradı. İlk yarı boyunca Beşiktaş rakibine sadece bir kez pozisyon verdi. O pozisyonda da Necati kafayla topu ağlara yollayamadı. Bu pozisyondan hemen sonra, 44.dakikada, İbrahim’in kendi ceza sahası içinden attığı uzun pasa hareketlenen Oğuzhan bir anda rakiplerinin arkasına sarktı. Olcay ile birlikte rakip defansı 2’ye 1 yakaladılar. Oğuzhan bencillik yapmayıp, daha uygun pozisyonda olan Olcay’a topu aktardı. Olcay ceza sahasına girip, kaleciyle karşı karşıya kaldı. Ama topu kalenin çok üstünden dışarı atarak Beşiktaş’ın bir kez daha ikinci golü bulmasını engellemiş oldu. Yeri gelmişken Olcay hakkında da birkaç söz edelim: Olcay bu sezon başında en beğendim oyuncuların başında geliyordu. Ama maalesef onda da ciddi bir düşüş var. Belki bir süre dinlendirilmesinde yarar olabilir. Trabzonspor, Bursaspor ve Eskişehirspor maçlarında kaçırdıkları ile Beşiktaş’ı en az 6 puan kaybına uğratmış oldu.

İlk yarı Beşiktaş’ın 1-0 üstünlüğü ile kapandı. İkinci yarıya da yine istekli ve hırslı başlayan taraf Beşiktaş idi. İkinci devrenin hemen başında Necip’in uzaktan attığı sert şutu Eskişehirspor kalecisi güçlükle önledi. Beşiktaş aradığı gole 65.dakikada kavuştu. Oğuzhan rakibinden sökerek aldığı topla sol kanattan bindirme yaptı. Ceza sahası yayına doğru hareketlenen Almeida’ya çok güzel bir pas çıkarttı. Almeida ise bekletmeden vurarak topu kalecinin sağından ağlara yolladı. Bu golde Oğuzhan’ın bireysel çabaları, golü atan Almeida kadar alkışı hak etti.

Bu golden birkaç dakika sonra, sağ çaprazdan kullanılan serbest vuruşta Almeida’nın şutunu kaleci güçlükle kurtardı. Beşiktaş üçüncü gole Oğuzhan’la çok yaklaştı. Hilbert’in sağ kanattan yaptığı ortaya hareketlenen Oğuzhan ceza sahası içinde topa dokundu ama top kaleye yönelmeyince üçüncü gol şansı bir kez daha kaçmış oldu. Yetmişyedinci dakikada bir kez daha Oğuzhan sahneye çıktı ve bu kez ver kaçlarla Holosko’yu ceza sahası içinde pozisyona soktu. Sağ çaprazdan Holosko’nun vurduğu sert şut kaleciden döndü. Burada Oğuzhan için de bir parantez açalım: Oğuzhan mevcut haliyle bile ligimizin en formda orta saha oyuncusu durumunda. Biraz daha fizik kondisyonunu geliştirirse Fernandes’i bile aratmaz. Abdullah Avcı’nın Oğuzhan’ı ne zaman fark edeceğini çok merak ediyorum.

Beşiktaş ikinci yarıda da rakibine pozisyon vermeden oynarken, maçın en iyileri içinde sayabileceğimiz Necip’in 82.dakikada ceza sahası içinde Diego’ya yaptığı sert hareket penaltıya neden oldu. Bu penaltı hakem Barış Şimşek’in verdiği pek az doğru karardan biriydi. Necati’nin penaltı vuruşunda kaleci McGregor doğru köşeye atlamasına rağmen gole engel olamadı. Bu gol Eskişehirsporlu oyuncuları umutlandırırken Beşiktaşlı futbolcuları ve tribünleri strese soktu.

Bu golden hemen sonra kontra atağa çıkan Necati’yi durdurmak isteyen İbrahim Toraman’ın ayağı kayınca Necati bir gol pozisyonu daha yakaladı ama topu uzak direğin dibinde dışarı yolladı. Bu dakikalarda maçın temposu bir hayli arttı. Oğuzhan ile ver kaça girip ceza sahası içinde yerde kalan Hilbert’in pozisyonu penaltı değildi ama düşmesinin karşılığı da sarı kart değildi. Hilbert dengesi bozulduğu için yere düştü. Maçın başından beri tüm takdir haklarını Eskişehirspor’dan yana kullanan hakem Barış Şimşek bu pozisyonda Hilbert’e sarı kart göstererek yanlı yönetimini tescillemiş oldu.

Maçın uzatma dakikalarında, rakip sahada topu oyalamaya çalışan Almeida köşeye gidip, korner ya da taç kazanmaya çalışmak yerine topu rakibe kaptırınca, gelişen bu atakla Eskişehirspor beraberlik golünü buldu. Golde yine maçın en iyileri arasında sayabileceğimiz İbrahim Toraman’ın hatası vardı. Nuhui’nun arkaya kaçmasına mani olamadı. Hilbert de dengesini kaybetip düşünce Nihui topu ağlara yolladı.

Beşiktaş hak etmediği bir skorla sahadan ayrıldı. Daha ilk yarıda maçı 3-0 ya da 4-0 taşıyabilirlerdi. Her şeye karşın, oynadığı güzel futbol ile taraftarını memnun etti, umutlandırdı. Bu takıma devre arasında yapılacak takviyeler ile şampiyon olmak hiç de hayal değil.

07.12.2012

MAÇIN AYRINTILARI

Stat: İnönü Stadı

Hakemler: Barış Şimşek, İsmail Köse, Asım Yusuf Öz, Hakan Ceylan (4.Hakem)

Beşiktaş: McGregor, Hilbert, Sivok, Veli, İbrahim Toraman, Necip, Oğuzhan (Dk.80 Erkan Kaş), Uğur, Olcay, Holosko (Dk.87 Batuhan), Almeida

Yedekler: Cenk, Escude, Mehmet Akyüz, Batuhan, Emre Özkan, Erkan Kaş, Hasan Türk

Teknik Direktör: Samet Aybaba

Eskişehirspor: Boffin, Akaminko (Dk.74 Nuhiu), Servet, Diego, Dede, Kamara, Hürriyet, Mehmet Güven ( Dk.66 Veysel), Erkan, Tello, Necati

Yedekler: Kayacan, Veysel, Aytaç, Nuri, Burhan, Malecki, Nuhiu

Teknik Direktör: Ersun Yanal

Goller: Holosko (Dk.6), Almeida (Dk.65), Necati (Dk.83),Nuhiu (Dk.90+1)

Sarı Kartlar: Diego (Dk.68), Oğuzhan (Dk.78), Hilbert (Dk.87), Erkan Kaş (Dk.89), Necati (Dk.90), İbrahim Toraman (Dk.90).

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here