Schuster Kupayı Hatırladı

0
534

26.01.2011
Beşiktaş 2 : 1 Trabzonspor 

Bucaspor ile oynan lig maçından sonra yapılan yorumların önemli bir çoğunluğu Beşiktaş’ın beş golünü küçümsemeye yönelikti. Yorumculara göre Beşiktaş’ın gerçek gücü Trabzonspor maçında ortaya çıkacaktı. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu yorumlar, taraftar dışında herkesin kafasını karıştırmıştı. Özellikle Beşiktaşlı eski futbolcuların yorumları bu kafa karışıklığını artıyordu. Beşiktaşlı taraftarlar, hafta içi olmasına rağmen, tribünleri doldurarak bu yorumlara kulaklarını tıkadıklarını gösterdiler. Hatta bu tür yorumlar yaptığı için çok sevdikleri Sergen’in bile kulağını çektiler(!)

Bir başka tehlikeli yorum ise, Beşiktaş’ın bir yıldızlar topluluğu olduğunun ve Türkiye liginde her takımı yenebilecek güçte olduğunun sıkça ileri sürülmesidir. Bu yorumu özellikle, Beşiktaş düşmanlığı tescilli olan Şensal Büyüka ve şürekası yaygınlaştırmaya çalışmaktadır. Bu yorumlarla, sözde ne kadar objektif yorumcu olduklarını Beşiktaş seyircisine göstermek istemekteler(!) Beşiktaş’ın ilk tökezlediği maçta yapacakları yorumları hep birlikte göreceğiz. Bu gurup yorumcuların asıl amacı; Beşiktaş’ın rakiplerini motive etmek ve Beşiktaş taraftarının beklentisini yükselterek ilk yenilgide takıma olan güven duygusunu yok etmektir.

Hiç şüphesiz Beşiktaş’ın kadrosu Türkiye liginin en iyi kadrosu. Ancak, bu kadronun “takım” olması biraz zaman alacak. Önündeki tüm maçlarda aynı performansı beklemek hayalcilik olur. Zaten Türkiye’de galip gelmek için kendi performansınız da yetmiyor. Hakemlerin performansı da sonuçları doğrudan etkiliyor. Dolayısıyla Beşiktaş taraftarının bu tür dolduruşlara da gelmemesi gerekir. Her maç farklı galip gelmek mümkün olmayabilir. Hatta bu kadro yenilebilir de. Beşiktaş taraftarının biraz sabırlı olması gerekiyor.

Beşiktaş’ın performansına geçmeden önce Trabzonspor teknik direktörü Şenol Güneş’in bu maç ile ilgili taktik anlayışına bir göz atalım; Trabzonspor’un bu maçtan üç gün sonra Fenerbahçe ile önemli bir lig maçı var. Bu maçta yenilirse liderliğini koruyacak ama aradaki puan farkı azalacak. Dolayısıyla Şenol hoca Fenerbahçe maçını daha çok önemsemesi doğal. Ancak, kupada ilerlemesi ise hem galip gelmesine hem de Gaziantep B.Belediye maçının sonucuna bağlı iken sahaya yedek ağırlıklı bir kadro sürmesi yanlıştı. Çünkü lig uzun bir maraton. Tüm takımlar bir şekilde puan kaybedecekler. Oysa Kupa maçlarının artık telafisi yok ve hedefe ulaşmak daha yakın. Bundan sonra oynanacak üç maçı kazanarak kupa şampiyonu olmak mümkün.

Şenol hocanın bu taktik anlayış ile oluşturduğu kadroya karşın, Schuster bir önceki haftanın takımını bozmadan aynen sahaya sürmüştü. Beşiktaş maça o kadar hızlı başladı ki, ilk onbeş dakika Trabzonspor kendi sahasından dışarı çıkamadı. Nitekim Beşiktaş’ın ilk golü de bu baskı sürerken geldi. Maçın onuncu dakikasında, Simao Sabrosa sol kanattan geliştirdiği atakta, rakip oyuncu Tayfun’u oyundan düşürüp ceza sahasına hareketlenen Almeida’yı topla buluşturdu. Almeida ise düzgün bir vuruşla Beşiktaş’taki ilk golünü atmış oldu.

Bu golden sonra Beşiktaş ataklarını sıklaştırdı. Orta sahada müthiş bir baskı oluşturarak topu hakimi oldular. Bu dakikalardaki en net pozisyon 27. dakikada yine Almeida’dan geldi. Ancak topa istediği gibi vuramadı. Bu pozisyondan iki dakika sonra Almeida, İbrahim Toraman’dan gelen uzun pası ceza sahası yayı üzerinden Quaresma’nın önüne düşürdü. Quaresma bu topa sağ ayağının dışı ile öyle bir vurdu ki, top doksan diye tabir edilen yere gitti. Trabzonspor kalecisi bu topu sadece seyretti. Uzun yıllardır Türkiye liglerinde böyle güzel bir gol seyretmemiştik.

Beşiktaş bu golden sonra, 37. dakikada Quaresma, 42. dakikada Simao Sabrosa ve 43.dakikada Aurlio ile çok net pozisyonlar yakaladı. Ancak son vuruşlarda yeterli beceriyi gösteremeyince ilk yarıyı iki farklı üstünlükle kapattı.

Maçın ikinci yarısına Trabzonspor çok hızlı başladı. Daha ilk dakikada Alanzinho ile golü buldu. Bu gol Beşiktaşlı oyuncuları bir anda şoka soktu. Bu şoktan çıkmak ve oyunun hakimiyetini ele geçirmek yaklaşık 10 dakika sürdü. Ellibeşinci dakikadan sonra Beşiktaş’ın yıldızları tekrar oyuna ağırlıkları koyarak rakip sahada etkinliklerini artırdılar. Özellikle Almeida’nın 57. dakikada direkten dönen şutu büyük talihsizlikti. Bu pozisyondan sonra Quaresma ve Fernandez ile de çok net pozisyonlar yakalandı. Fernandez’in uzaktan, kimsenin beklemediği anlarda attı şutlar çok etkiliydi. Önümüzdeki maçlarda Fernandez’den bu tür goller geleceğine inanmaktayım.

Cüneyt Çakır yurt dışında çok başarılı maçlar yöneterek, haklı övgüler alan bir hakem.  Böyle başarılı bir hakemin bu maçtaki yönetimini görünce aklıma ilk gelen tanımlama “eyyam” oluyor. Trabzonsporlu oyunculara yaptıkları sertlikler sonucunda kırmızı kart gösterememesinin temel nedeni bu tanımlamada yatıyor. Özellikle Ceyhun, Sezer ve Giray’ın bu maçı kırmızı kartsız tamamlaması bir Cüneyt Çakır klasiğiydi. Sırf kırmızı kart göstermemek uğruna, Ersan Gülüm’ün sakatlanıp, sezonu kapattığı pozisyona faul bile çalamadı.

 

Beşiktaş:2 – Trabzonspor:1
26.01.2011

MAÇIN AYRINTILARI
Stat:
 Fiyapı İnönü
Hakemler: Cüneyt Çakır, Aleks Taşçıoğlu, Orkun Aktaş, Tayfur Özkan (4.)

Beşiktaş: Cenk Gönen, İsmail Köybaşı, Quaresma, Hilbert, Nobre (Dk.65 Fernandes), Guti, İbrahim Toraman, Ersan Gülüm (Dk.90+3 Ekrem Dağ), Simao Sabrosa, Hugo Almeida (Dk.77 Bobo), Mehmet Aurelio.

Yedekler: Hakan Arıkan, Manuel Fernandes, İbrahim Üzülmez, Bobo, Ekrem Dağ, Necip Uysal, Fabian Ernst

Teknik Direktör: Bernd Schuster

Trabzonspor: Onur, Tayfun, Giray, Glowacki (Dk.44 Mustafa), Ferhat, Ceyhun, Sezer (Dk.82 Colman), Yattara, Piotr Brozek (Dk.68 Umut), Alanzinho, Pawel Brozek

Yedekler: Barış, Bora, Colman, Engin, Mustafa, Umut, Mehmet

Teknik Direktör: Şenol Güneş

SARI KARTLAR: Sezer (Dk.24), Alanzinho (Dk.35), Ceyhun (Dk.55), Quaresma (Dk.55), Mustafa (Dk.73), Colman (Dk.87)

GOLLER: 10. dakikada sol kanattan gelişen atağımızda Simao Sabrosa, rakip oyuncu Tayfun’u oyundan düşürdükten sonra ceza sahasına hareketlenen Hugo Almeida’nın önüne bıraktı. Almeida, gelişine çok güzel vurdu ve top ağlarla buluştu (1-0). Bu gol Almeida’nın siyah-beyazlı formamızla attığı ilk gol olarak tarihe yazıldı.

29. dakikada İbrahim Toraman’ın uzun şutunda Almeida, Quaresma’nın önüne bıraktı. Portekizli yıldız oyuncumuz ceza sahasının bir hayli gerisinden çok sert vurdu ve üst direğin içine çarpan top Trabzonspor kalecisi Onur’un bakışları arasında ağlarla buluştu (2-0)

46. dakikada Trabzonspor Alanzinho’nun golüyle farkı 1’e indirdi (2-1).

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here