Aslında hayatım hep çalışmakla geçti. Daha ilk okul yıllarında babam, hayatı erken öğreneyim diye, beni Karaköy Limanındaki bir turistik eşya satan mağazaya çırak olarak verdi. Yaz aylarında bu mağaza da çalışıyordum. Yaşıtlarım mahallede oynarken işe gitmek çok zoruma gidiyordu ama para kazanıyordum. Aslında para kazandığımı zannediyordum. Babam çok gururlu olduğundan, benim maaşımı her ay cebinden bu mağazaya ödermiş. Mağaza müdürü George Rizof ağabey ise bana hissettirmeden her ay maaşımı elime sayardı. Yaşıyorsa Allah selamet versin George Rizof bir Bulgar göçmeni idi. Kendisinden çok şeyler öğrendim. İlk hayat öğretmenim George Rizof’tur.[hidepost=0]
Daha sonraki yıllarda Darüşşafaka Lisesi’ne girdim. Burada İngilizce öğrenmeye başladığımdan iş hayatımda da sınıf atladım. Hazırlık birinci sınıftan itibaren Kapalı Çarşı’da tezgahtar olarak çalışmaya başladım.Yaz aylarında biriktirdiğim paralarla kış aylarındaki harçlığımı çıkarıyor ve aileden harçlık almadan kışı geçirebiliyordum. Hatta bu parayla kendime üst-baş bile alabiliyordum.
Üniversiteye kadar Kapalı çarşı’da çalıştım. Kapalı Çarşı benim için ilk mezun olduğum Fakültedir. Üniversite yıllarında ise yayıncılığa merak sardım. 1982 yılında Ekol Reklam adında bir şirket kurdum. Şirketim Cağaloğlu’nda bir iş hanının en üst katındaydı. O yıllarda video cihazı Türkiye’ye yeni yeni girmeye başlamıştı. Şirketin bulunduğu iş hanında bir başka yayıncı şirket vardı. Bu şirket “Video Magazin” adlı bir dergi çıkartıyordu. Ben de bu derginin çeviri işlerini yapıyor ve gazete bayiilerine dağıtımını yapıp satıştan pay alıyordum. Bir süre sonra derginin reklam satış işlerini de yüklendim. Bu iş sayesinde hem Üniversite masraflarımı hem de evimin masraflarını çıkarttım.
Kapalı çarşı’daki ‘Harem’ adlı derici dükkanı.
Sağdaki fotoğraf 1972 yılına ait, ben soldan ikinciyim, soldaki ise 1973 yılına ait ve ben soldan üçüncüyüm.[/hidepost]