Reklamcılık ve Erotizm

0
543

 

Yaz ayları ile birlikte bir çok ürünün reklamlarında ciddi bir frekans artışı gözlenir. Bunların başında dondurma, meşrubat, gözlük, deodorant, terlik ve mayo reklamları gelir. Bu ürünlerin ortak özelliği yaz aylarında diğer mevsimlere göre daha çok tüketiliyor olmalarıdır.

Bir başka ortak özellik ise, yaz aylarına mahsus ürünlerin reklamlarında erotizmin sıkça kullanılıyor olmasıdır. Konuyu erotizme getirerek başıma iş aldığımın farkındayım. Herkese göre farklı tanımlanabilecek bir kavram üstünde konuşmak her babayiğidin harcı değil ama bir kez de ben deneyeyim istedim.

Önceliklle, cinsellik, müstehcenlik, pornografi gibi kavramları bir kenara koyup, erotizmin en basit tanımından yola çıkmak istiyorum. Erotizmin  sözlük anlamı her ne kadar “cinsel aşkla ilgili, cinsel duygular uyandırıcı, veya cinsel arzu “ ise de, erotizm kavramı beynimizde öncelikle çıplaklık çağrışımı yapmaktadır. Çıplaklaşmanın ön safhalarında yavaş yavaş soyunmayla başlayan, öpüşme, koklaşma ve cinsel ilişkiye geçişin ritüel davranışlarını kapsar. Cinsel ilişkiyi dolaylı yoldan ve bedensel çıplaklığı sanatsal estetik anlayışı içinde gösterir. Bu tanıma göre erotik terimi, şiddet içermeyen ve kişileri alçaltmayan cinsel davranışların yararlı ve olağan olduğunu vurgulayan yapıtlar için kullanılmaktadır.

Şimdi de bu tanımlamalara uygun reklamları tespit etmeye çalışalım. Nisan , Mayıs ve Haziran aylarında yayınlanan reklamlardan erotik bulduklarımın başında Elizabeth Hurley’in yer aldığı Algida reklamları gelmekte. Şimdi, bazı kişiler bu filmin neresi erotik diye sorabilirler. Kadın son derece edepli giyinmiş, orası burası gözükmüyor. Öpüşme koklaşma da yok. Peki neresi erotik? Bence dondurmayı ısırması son derece erotik. Bu görüş beni bağlar. Ama bazı özel sohbetlerde pek çok erkeğin de benimle aynı düşündüklerini gözlemledim.

Favorilerim arasında ikinci sırada Caldion parfüm ve deodorant reklamı yer alıyor. Çıplaklıkları havada uçuşan ipeksi kumaşlarla saklanmış bir kadın ve erkeğin havada dans edişleri , birbirlerin koklamaları ve filmin sonunda sarılmaları bence oldukça erotik. Ürünün sloganı bile filmdeki erotizmi pekiştiriyor : “Önce hisset, sonra yaşa !”

Üçüncü sıraya Jagler parfüm ve deodorantı aldım. Hatırlayacağınız üzere, koskoca bir salonun ortasında devasa bir yatak bulunuyor. Yatağın az ilerisinde şöminenin içinizi ısıtan alevlerini görmektesiniz. Kamera yatağa doğru zoom yaptığında yatakta yarı çıplak bir erkekle kadının yattığını görmekteyiz. Kadının üstünde sadece külotu var. Yataktan öyle bir kalkıyor ki, gelde erotik deme.

Erotizmi iyi kullanan bir başka marka ise, Vitra. Osmanlı hanedanından olup, hamamda cariyeleri oynaşmak her erkeğin fantazileri arasında şu veya bu ölçüde vardır. Reklam filmi böyle bir görüntü ile başlıyor. Daha sonra yıkanma işi günümüze, yani hamamdan daha modern mekanlara, Vitra ile döşenmiş banyolara geliyor. Bu esnada öyle bir masaj sahnesi var ki, yürek hoplatıyor. Genelde masajı hemcinslerimiz yapar. Ama bu sahnede bir erkek bir kadına masaj yapıyor. Buna da erotik demezsek neye diyeceğiz?

İlhan Mansız’ın rol aldığı XO parfümü, erotizmi jingle ile yakalamış. Kısık sesli bir hanımefendi o kadar iç gıcıklayıcı bir şekilde XO diyor ki bu sınıflamaya dahil etmemek imkansız. Ayrıca İlhan Mansız’ın fotograflarını çeken hatunun parfümü koklamak için İlhan Mansız’a yaklaşması da oldukça erotik.

Veet tüy dökücü krem ise başlı başına erotik. Erkek arkadaşını kapıda gören genç kızımız aceleyle banyoya koşup, bacaklarına Veet tüy dökücü kremi sürmeye başlıyor. Ama ne sürüş? Okşar gibi. Sonra makyajını yapıyor ve beyaz külodunu çıkartıp, renkli ve daha çekici bir külot giyiyor. Sonra da kanepede masum bir şekilde oturmakta olan delikanlının yanına yatıyor. Delikanlı masum bir şeklilde genç kızın bacaklarını okşarken olan oluyor. Gerisini anlatmayayım. Tövbe estağfurullah. Kızım şu tüy dökme işini uygun bir zamanda yapsan olmaz mıydı?

Bir diğer erotik reklam da Nestea’den. Genç bir kızla bir delikanlı plajda otururken, delikanlının aklına kızı öpmek düşüyor. Bu işi nasıl becerebilirim diye düşünürken imdadına Nestea yetişiyor. “Hadi gel bir oyun oynayalım” diyor. Nestea’yi içip kızın kendisini öpmesini ve dudaklarının tadından hangi Nestea çeşidini içtiğini bilmesini istiyor. Kız bir şeyler söylüyor ama delikanlı, “Olmadı hadi bi daha öp” deyip oyunu uzatıyor. Bizim gençliğimizde bu kadar çok meşrubat yoktu ki biz de oynayalım.

Son erotik reklam tercihimi ise  Privacy parfümünden yana kullanıyorum. Reklamda oynayan Rus kızı parfümü gögüslerinin üzerine o kadar hoş sıkıyor ki, seyredeni erotizmin doruklarına çıkartıyor. Oysa benim bildiğim, kadınlar parfümü genellikle boyunlarına ve kulak arkalarına sıkarlar. Tam göğüslerinin üstüne sıkanını duymadım.

Bu yazıyı editörümün isteği üzerine yazdım. Aklımda böyle bir konu yoktu. Bu yazı yayınlandığında ve dahi eşim bu yazıyı okuduğunda ciddi bir şekilde başımın belaya gireceğini hissediyorum. Meslek aşkı uğruna katlanacağız artık.


CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here