İnancın Zaferi! Beşiktaş 6 – Liverpool 4
Öncelikle, bir zaferin daha canlı tanığı olduğum için Tanrı’ya şükrederek yazıma başlamak istiyorum. Maça gelirken konuştuğum dostlarımın tamamı bu zafere inanmışlardı. Stadyuma geldiğimizde 64,000 taraftarın da bu inanç da olduğunu gördük. Asıl önemlisi, maçın ilk dakikasından uzatmaların son dakikasına kadar sahadaki Beşiktaşlı futbolcuların inancıydı. Sadece sahadaki futbolcular değil, yedek kulübesindekiler, teknik heyet, malzemeci Süreyya, tamamı zafere kilitlenmişlerdi. Bu kadar inanarak oynanınca da zafer kaçınılmaz oluyor!
Hiç şüphesiz ki bu zafer Beşiktaşlı futbolcular ve teknik heyet tarafından kazanıldı. Ama 90 dakika susmadan takımını destekleyen, yaptıkları tribün şovları ile İngilizleri büyüleyen Beşiktaş taraftarının da katkısını da unutmamak gerekir. Top Beşiktaşlı futbolculardayken takımı ateşleyip, rakipteyken ıslıklayarak rakibi bozmaları harikaydı. Uzun zamandır böyle bilinçli bir tribün desteği görmemiştim. Bu taraftar tüm lig maçlarına gelip, desteklerini esirgemesin Beşiktaş ligde açık ara şampiyon olur.
Maçtan önce en çok merak edilen konu, sarı kart cezalısı olan Ersan ve Motta’nın yerine kimlerin oynanacağıydı. Biliç Ersan’ın yerine Necip’i, Motta’nın yerine ise Opare’yi tercih etmişti. İyi ki de bu çocuklara şans vermiş. Her ikisi de takımın en iyileri arasında yer aldılar. Biliç’in ilk on biri şöyleydi: kalede Cenk, sağ bekte Serdar, sol bekte Opare, defansın ortasında Franco-Necip ikilisi, orta sahada Veli, Atiba, Sosa, sağ açıkta Gökhan, sol açıkta Olcay ve ileri uçta Demba Ba vardı.
Maça Liverpool başladı. İlk on beş dakika her iki takım da temkinli oynadığından genelde top orta sahada kaldı. İlk ciddi atak 17.dakikada Beşiktaş’tan geldi. Olcay’ın sol kanattan getirip, penaltı noktasına ortaladığı topa iki rakip defans oyuncusunun markajında olan Demba Ba hamle yaptı ama topa dokunamadı.
Liverpool oynadığı futbol ile İstanbul’daki ilk hedeflerinin beraberlik olduğunu gösteriyordu. Maç boyunca Beşiktaş’ı hata yapmasını beklediler. Nerdeyse 90 dakika boyunca hatasız oynayan Beşiktaş defansı sadece ilk yarıda 2 gol pozisyonu verdi. Bu pozisyonlardan biri 19.dakikada gerçekleşti. Beşiktaş defans oyuncularının yerinde müdahalelerine rağmen, Moreno’nun şansı ile ceza sahasına taşıyıp, ceza yayı üzerindeki Sterling’e pasını aktardı. Sterling topa gelişine vurdu ama Cenk başarıyla bu topu savuşturdu. Liverpool’un ikinci pozisyonu ise 33.dakikada gelişti. Atiba’nın orta sahada ayağının kayması sonucu kaptırdığı topa sahip olan Balotelli pasını ceza sahası sağ çaprazında bulunan Sturridge aktardı. Sturridge, defansı çalımlayıp, topu soluna çekti ve vuruşunu yerden yaptı. Cenk bu topu da başarıyla savuşturdu. Liverpool’un bu iki pozisyon dışında başka bir pozisyonu da olmadı.
İlk yarının son tehlikeli pozisyonu yine Beşiktaş’tan geldi. Kırk birinci dakikada topla rakip ceza sahasının sol çaprazına inan Olcay kaleye sert bir şut çıkardı. Bu kez de Mignolet başarılı idi. İlk yarı golsüz eşitlikle sonuçlandı. Beşiktaş’ta ilk yarının tek göze batan oyuncusu orta sahada oyun kurma görevi verilen Sosa’ydı. Diğer futbolcuların tümü görevlerini layıkıyla yerine getirdiler. Sağ bek alınıp, sol bekte oynatılan Opare hem hızı, hem yerinde müdahaleleri hem de ofansif katkısı ile hepimize güven verdi.
İlk yarıyı beraberlikle bitiren ve Liverpool’un çekingen oyununu gören Beşiktalı futbolcular ikinci yarıya çok istekli ve baskılı başladılar. Oyunu Liverpool yarı sahasına yıkan Beşiktaş 50.dakikada ilk gol denemesini Serdar ile gerçekleştirdi. Sosa’nın pasına, ceza sahasının yaklaşık 10 metre dışından, sağ çaprazdan sert vuran Serdar’ın topunu kaleci güçlükle önledi. Burada Serdar’a bir parantez açmak istiyorum; Lig’in ilk yarısında çok eleştirilen ve yerine alternatif alınması istenen Serdar son 10 maçın tartışmasız en iyi oynayan futbolcusu. Basında bu kadar aleyhine yayın yapılmasına rağmen, moralini bozmayıp, her geçen gün performansını artırdığı için alkışları hak ediyor. Bu maçın da yıldızlarından biri Serdar’dı. Maçı hatasız oynadığı gibi, Beşiktaş’ı tüm ataklarının da başlatan oyuncuydu.
Bir başka parantezi de Sosa için açmak istiyorum. Yabancı futbolcudan beklenen bu tür uluslararası maçlarda takımını sırtlamasıdır. Aynen Opare ve Tolgay gibi. Sosa ise ne Liverpool’daki maçta ne de İstanbul’da vasatın altında oynayarak hayal kırıklığı yarattı. Nitekim Biliç de onu 61.dakikada oyundan çıkartarak yerine Tolgay’ı aldı. Tolgay’ın oyuna girmesi ile Beşiktaş’ın hücum gücü bir anda değişti. Orta sahada daha verimli top kullanmaya ve rakip ceza sahasına daha organize gitmeye başladılar.
Beşiktaş ortaya koyduğu futbol ile bu maçı alacağını haykırıyordu. Tolgay oyuna girdikten sonra Beşiktaş tekrar gole çok yaklaştı; Sağ kanattan, Opare’den aldığı pasla ceza sahası yayına hareketlenen Gökhan önündeki üç rakip oyuncuya rağmen şutunu çekti. Top az farkla üst direğin üzerinden dışarı gitti. Bu dakikalarda ataklarını sıklaştıran Beşiktaş 69.dakikada Tolgay’la tekrar gole çok yaklaştı. Orta sahada topla buluşan Tolgay, topu 10 metre kadar sürdükten sonra uzak mesafeden şutunu çekti. Top kalecinin bakışları arasında, direğin bir karış yanından dışarı gitti. Bu şut gelecek golün habercisiydi.
Beşiktaş bu pozisyondan 2 dakika sonra aradığı gole kavuştu. Sağ kanattan topla hareketlenen Gökhan, ceza sahası yayı üzerinde bulunan Demba Ba’ya pasını çıkarttı. Maç boyunca 2 rakip defans oyuncusu tarafından marke edilen Demba Ba topuk pası ile topu arkadan gelen Tolgay’a çıkartıyor ve “Vur” diye bağırıyor. Tolgay topa gelişine vuruyor ve top kalecinin ulaşamayacağı yerden ağlarla buluşuyor. Bu golle birlikte stadyumda yaşanan sevinci anlatmaya kelimeler yetersiz kalır!
Beşiktaş’ın golünden sonra Liverpool takımı panikledi ve organize olmayan ataklarla Beşiktaş üzerine gelmeye çalıştılar. Sakin olan taraf Beşiktaş olduğundan topa hakim olan taraf da Beşiktaş’tı. Sağlı sollu ataklarla Liverpool defansını bunaltan Beşiktaş 90.dakikada turu getirecek gole çok yaklaştı ama üst direk buna müsaade etmedi; Sol kanattan kullanılan köşe vuruşunda Gökhan Töre ortasını altıpas sol çaprazına doğru gönderdi. Bu noktada bulunan Necip kafa ile pasını altıpas alanına indirdi. Martin Skrtel’dan seken top Demba Ba’nın önünde kaldı. Demba Ba bekletmeden vuruşunu yaptı ancak top üst direkten oyun alanına geri geldi. Bu pozisyonun kaçması Liverpool için bir mucize idi.
Kaçan bu gol maçı uzatmalara götürdü.. Fizik gücüne dayalı futbol oynayan Liverpool’un uzatmalarda Beşiktaş’a üstünlük sağlayacağı beklenirken tam tersi oldu. Uzatmalarda da üstün oynayan taraf Beşiktaş idi. Anlaşılan Liverpool maçı penaltılara götürmek istiyordu. Liverpool geçmişte oynadıkları ve penaltılara kalan 15 maçın 12’sini kazanmışlardı. Avrupa Kupası finalinde Roma’yı 5-3, Şampiyonlar ligi finalinde Milan’ı 6-5 ve Şampiyonlar ligi yarı finalinde Chelsea’yi 4-1 yenmişlerdi. Bu özgüvenden dolayı Liverpool’un maçı penaltılara taşımak istemesi doğaldı.
Seyirci, Beşiktaş penaltı atarken nefesini tutuyor, Liverpool atarken ise kıyameti koparıyordu. Beşiktaş’ta penaltıları Demba Ba, Gökhan, Veli, Atiba ve Tolgay kullandı. Her biri de kurtarılması zor vuruşlar yaptılar. Durum 5-4 iken topun başına gelen Lovren topu direğin üstünden dışarı yollayınca Beşiktaş galip gelen taraf oldu.
Beşiktaş’ın bu kadar iyi oynamasına rağmen turu kaybetmesi haksızlık olurdu. İlahi adalet bu kez bizi yanıltmadı. Bu galibiyette emeği geçen tüm futbolcuları ve teknik heyeti yürekten kutluyorum. Türkiye’ye puan kazandıran, Avrupa’da prestijini artıran Beşiktaş’ı Pazartesi yerine Pazar günü lig maçı oynatan TFF’yi ve başkanını da şiddetle kınıyorum.
MAÇIN AYRINTILARI
Stat: Atatürk Olimpiyat
Hakemler: Damir Skomina, Jure Praprotnik, Robert Vukan, Andraz Kovacic(4. Hakem)
Beşiktaş: Cenk, Serdar, Pedro, Necip, Opare, Veli, Atiba, Gökhan, Sosa(Dk.61 Tolgay), Olcay(Dk.106 Kerim), Demba Ba
Yedekler: Enes, Atınç, Uğur, Tolgay, Kerim, Oğuzhan, Mustafa
Teknik Direktör: Slaven Bilic
Liverpool: Mignolet, Lovren, Skrtel, Toure, Moreno, Allen, Ibe(Dk.76 Manquillo), Sterling, Emre, Sturridge(Dk.106 Lambert), Balotelli(Dk.82 Lallana)
Yedekler: Ward, Williams, Manquillo, Brannagan, Lallana, Lambert, Borini
Teknik Direktör: Brendan Rodgers
Gol: Tolgay (Dk.72)
Sarı Kartlar: Balotelli (Dk.11), Emre Can (Dk.103)
1. DEVRE
33. dakikada Balotelli’nin pasıyla topla buluşan Sturridge, önünü boşalttıktan sonra hafif çaprazdan kaleye şutunu çekti. Kalecimiz Cenk topun ağlara gitmesine izin vermedi.
41. dakikada sol kanattan topla ceza sahasına yaklaşan Olcay, önünü boşaltıp ceza sahası önünden kaleye şutunu çekti, köşeye giden topa kaleci müdahale etti.
2. DEVRE
72. dakikada gelişen atağımızda Gökhan Töre, sol kanattan ceza sahasına sokuldu. Gökhan topu Demba Ba’ya attı. Demba Ba’nın tam olarak kontrol edemediği top Tolgay Arslan’ın önünde kaldı. Tolgay’ın iki kişinin arasından çektiği şut ağlarla buluştu(1-0).
90+2. dakikada ceza sahası içnde topla buluşan Demba Ba’nın çektiği sert şut direkten döndü.
1. Uzatma Devresi
100. dakikada Liverpool savunmasının arkasına atılan topla ceza sahası içinde buluşan Demba Ba’nın dar açıdan çektiği şutta top kaleciden döndü.
2. Uzatma Devresi
106. dakikada Olcay Şahan, yerini Kerim Frei’ye bıraktı.
115. dakikada Kerim Frei’nin ceza sahasına kadar getirdiği topla buluşan Demba Ba, ceza sahası içinde dar açıdan şutunu çekti, top auta gitti.
