Bu Puanlar Çok Aranır! Beşiktaş 1 – Rizespor 1
Öncelikle maç öncesi koşulları konuşmakta yarar var. TFF alenen Beşiktaş’a karşı düşmanca tavrını sürdürüyor. Geçen hafta oynanan Mersin İdman Yurdu maçı öncesinde Beşiktaş’a hiç dinlenme ve maça hazırlanma imkanı sağlanmamıştı. Perşembe günü Londra’dan Adana’ya uçan Beşiktaş takımını Cumartesi maça çıkmak zorunda bırakmışlardı. Bu hafta da Perşembe günü Avrupa kupasına çıkacak olan Beşiktaş’ı Pazartesi oynamak zorunda bıraktılar. Türkiye’yi Avrupa’da temsil eden bir takımı bu kadar kısa süreler içinde maç oynatmak hangi akla sığar.
Yok efendim yayın kuruluş böyle istiyormuş. TFF yayıncı kuruluşa bu kadar mı teslim olmuş? Yayıncı kuruluş ile TFF arasındaki ilişki bir ticari ilişkidir. Bu ticari ilişki de her iki taraf da haklarını adil bir şekilde kullanmak zorundadır. Bir taraf adaletsiz davranıyorsa diğer taraf hukuk yollarını kullanır. TFF Beşiktaş’ın maçlarının Pazartesi oynanmaması için LigTV’ye her hangi bir başvuruda mı bulundu? Beşiktaş Pazartesi yerine Cuma günü oynasaydı LigTV’nin ratingleri mi düşerdi? Haftaiçi olduğundan yine aynı seyirci ekran başına geçerdi. Avrupa kupalarında oynayan seksenden fazla takımdan sadece Beşiktaş’ın Pazartesi maç oynuyor olması TFF’nin kötü niyeti değil de nedir?
Bir başka saçmalık da bu sezon taraftara dayatılan Pasolig uygulamasıdır. Bu uygulamanın sözde amacı tribün terörünü engellemek. Kartın üstünde kişinin oturacağı tribün ve koltuk numarası yazmıyor. Tribüne gittiğimde benim yerime oturan birisini nasıl kaldıracağım? Elimde email dışında hiç bir kanıt yok. Güvenlik görevlilerinden yardım istesem Pasoligin yolladığı emali mi göstereceğim? Benim yerime oturan kişi taşkınlık yaparsa ve kameralardan benim koltuğum tespit edilirse ve bir soruşturma başlatılırsa o kişinin ben olmadığımı nasıl ispat edeceğim? Bu uygulamanın amacı bir bankaya gelir yaratmaktan başka bir şey değildir.
Şimdi gelelim maçın analizine; Biliç elindeki sağlam ve cezasız oyunculardan bir kadro yaratmaya çalışmıştı. Kalede Tolga, sağ bekte İsmail, defansın ortasında Ersan Gülüm ve Franco, sol bekte İsmail, orta sahada Veli, Atiba, Gökhan, Olcay, ileri uçta ise Mustafa Pektemek ve Cenk Tosun vardı. Bu kısıtlı kadroda oyun kurma görevi Veli ve Atiba’nın üzerine yüklenmişti.
Oğuzhan’a belki de en çok ihtiyaç duyulacak maç bu maçtı. Ama Oğuzhan geçen sezonun son maçında şımarıklığı yüzünden gördüğü kırmız kart nedeniyle tribünden maçı izledi. Büyük umutlarla alınan Sosa ise daha ilk maça çıkmadan sakatlanmıştı. Geçtiğimiz sezon en çok sakalık yaşayan takımı Beşiktaş’dı. Bunun başlıca nedeninin mevcut antreman sahaları olduğunu geçtiğimiz sezon defalarca yazdık. Sosa’nın bu sakatlığı da maalesef bu konuda bizi haklı çıkartıyor. Bir diğer sakatlık ise yine büyük umutlarla Demba Ba’dan geldi. Bu kadar eksik ve sakatın olduğu bir maçta teknik kapasiteleri sınırlı olan Veli ve Atiba’yı kötü performanslarından dolayı suçlayamayız.
Teknik direktörün işine fazlaca karışmak istemem ama İsmail sağ bekte zorlanıyor. Motta’nın yerine İsmail’in oynaması, Olcay ile Motta’nın ise dönüşümlü olarak sol açıkta kullanılması daha verimli olur gibime geliyor. Sağ kanada gelince; ya tekra Serdar Kurtuluş’a yer verilsin ya da Necip bu mevkide görevlendirilsin. Sosa ve Oğuzhan takıma döndüklerinde Biliç’in Atiba’yı sağ beke çekeceğini zannediyorum.
Beşiktaş ilk yarıya 4-4-2 tatktiği ile başladı. Orta sahadan ileriye top taşıyacak yetenekte oyuncular olmadığından Cenk ve Mustafa ileride çok yalnız kaldılar. Gökhan Töre’nin hedefi bulmayan ortaları ile Cenk ve Mustafa buluşturulmaya çalışıldı. Gökhan da henüz tam formuna ulaşmadığından bu taktik başarılı olmadı ve Beşiktaş ilk yarıda gol pozisyonları üretemedi. İlk yarıda rakibin de etkili atakları olduğu söyleyemeyiz. Son derece sıkıcı geçen ilk yarı golsüz beraberlikle sonuçlandı.
İkinci yarıya Rizespor daha baskılı başladı. Bu baskı sonucunda da 48.dakikada gole ulaştılar. Beşiktaş defansı o kadar uykudaydı ki, bu golü taç atışından yediler; Ali Adnan’ın uzun taç atışı sonucu Lua-Lua ceza sahası içerisinde topu bekletmeden Ümit Korkmaz’ın önüne düşürdü. Ümit Korkmaz’ın şık vuruşunda ise gol geldi. Beşiktaş bu golden sonra kendine geldi ve daha etkili ataklar yapmaya başladı. Beraberlik golü ise 81.dakikada Gökhan’ın kullandığı korner atışından geldi. Gökhan’ın ortasını Giray uzaklaştırmaya çalıştı. Top ceza sahası içerisinde kalenin sağ çaprazında Olcay’ın önünde kaldı. Olcay’ın klas vuruşunda top ağlarla buluştu. İkinci yarıda Beşiktaş baskılı oynadı ama çok fazla gol pozisyonu üretemedi. Atılan gol dışında en net gol pozsiyonu uzatma dakikalarında Atiba’nın kaleci ile karşı karşı karşıya kalıp, çok kötü bir vuruş yaptığı pozisyondu.
Beşiktaş iyi oynamadı ama puan kaybını da hak etmedi. Zira maç içerisinde üç adet penaltı pozisyonu vardı; Birinci pozisyon 14.dakikada Ali Adnan’ın Gökhan Töre’ye ceza sahası içinde yaptığı faul. Gökhan topu kontrol edip önüne almaya çalışırken bacağına yaptığı darbe dünyanın her yerinde penaltıdır.
İkinci pozisyon 62.dakikada Gökhan’ın şutunun eliyle çelen Giray’a ait. Pozisyonda Giray kolunu saklıyor gibi yapıyor ama o saklamaya çalıştığı kol topa gidiyor. Üçüncü pozisyon ise 70.dakikada Motta’nın ceza sahası içinde Eren tarafından arkadan arkadan itilmesi. Bu pozisyonların fotografları Hürriyet Gazetesinden alınmadır. Hüseyin Göçek’in bu pozisyonları süzememesi imkansız. O süzemese kale arkası hakemleri ne iş yaparlar?
Ben Hüseyin Göcek’in bu hataları iyi niyetli yaptığına inanmıyorum. Tam bir eyyamcı profili çizdi. Sert oynayan Rizesporlu oyunculara 6 sarı kart gösterdi, ama ikinci sarıyı göstermemek için çok çaba sarf etti. Özellikle Kweuke ikinci sarı kartı çoktan hak etmişti. Kaleciye gösterdiği sarı kart ise tam bir eyyam gösterisiydi. Maç boyunca yavaş hareket eden ve tribünler tarafından protesto edilen Serkan Kırıntılı’ya hiç bir uyarı yapmaması ve maçın 90+3.dakikasında sarı kart göstermesi çok komikti. Tribünde Serkan’a kaçıncı dakikada kart göstereceği konusunda bahis vardı. Ben 80.dakikada gösterir diye bahise katıldım ama yanıldım.
Stat: Atatürk Olimpiyat
Hakemler: Hüseyin Göçek, Mustafa Emre Eyisoy, Orkun Aktaş
Beşiktaş: Tolga Zengin, İsmail Köybaşı, Franco, Ersan Adem Gülüm (Dk. 58 Sivok), Motta (Dk. 72 Necip Uysal), Gökhan Töre, Hutchinson, Veli Kavlak, Olcay Şahan, Mustafa Pektemek (Dk. 68 Kerim Frei), Cenk Tosun
Çaykur Rizespor: Serkan Kırıntılı, Orhan Ovacıklı, Viera, Giray Kaçar, Ali Adnan, Holosko (Dk. 58 Eren Albayrak), Kağan Söylemezgiller, Kıvanç Karakaş (Dk. 74 Murat Duruer), Ümit Korkmaz, Lualua (Dk. 80 Deniz Kadah), Kweuke
Goller: Dk. 48 Ümit Korkmaz (Çaykur Rizespor), Dk. 81 Olcay Şahan (Beşiktaş)
Sarı kartlar: Dk. 13 Kweuke, Dk. 23 Kıvanç Karakaş, Dk. 28 Orhan Ovacıklı, Dk. 90+2 Serkan Kırıntılı, Dk. 90+3 Deniz Kadah, Dk. 90+5 Murat Duruer (Çaykur Rizespor), Dk. 77 Kerim Frei, Dk. 88 Veli Kavlak (Beşiktaş)